"AK PARTİ İSRAİL İLE NİÇİN RAMAZAN'DA ANLAŞMA YAPIYOR?
Çünkü, artık, bizim mahalleyi ikna etmeye bile gerek olmadığını biliyor.
Hangi icraatı yaparsa yapsın, faziletlerini anlatmak için hazır kıta bekleyen yazarları olduğunu biliyor.
Koca koca profesörlerin bir MKYK üyeliği için, bir adaylık için nasıl amigolaştığını biliyor.
Bizim mahallenin hiç bir ilkesinin kalmadığını; paraya, makama, kâra tahvil edilebilecek hiç bir teklife "hayır" demeyeceğini düşünüyor.
Bir bakan gördüğünde, bir vekil gördüğünde ellerini ovuşturarak taleplerini sıralayan bir kitleye hitap ettiğini biliyor.
AK Parti, seçmeninin ne istediğini çok iyi görüyor.
Çevresinde pek çok yalaka olduğunu biliyor.
Mal için, makam için, koltuk için, kendi cemaatine üç kuruşluk menfaat devşirebilmek için insanların nasıl iki büklüm olduklarını görüyor. STK'ların/cemaatlerin onur ve izzet peşinde olmayan, alışverişe odaklı tüccar/şirket mantığıyla yönetilmeye başlandığını biliyor.
Rahatları azıcık bozulsa ne "reis" tanıyacaklarını ne de "hoca" tanıyacaklarını çok iyi biliyor.
"Çünkü", diyor, "Bunlar Menderesi nasıl terkettilerse, Erbakan Hoca'yı iki günde nasıl yalnız bırakıp AB'ci oluverdilerse, bizi de öylece bırakırlar."
Bizim risk ve tehlike gördüğümüz her yerde en temel şiarlarımızdan nasıl vazgeçebildiğimizi ve bundan hiç bir rahatsızlık duymadığımızı, duymayacağımızı bizatihi biliyor.
..." -Mücahit Gültekin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder